İstanbul'u Nasıl Bilirdiniz?


Misyonumuz


Medeniyetlerin buluşma noktası İstanbul'a karşı tarihi sorumluluğumuzun gereğini yerine getirerek şehrin yaşam kalitesini artırma, özgün kimliğini pekiştirme ve saygın bir dünya şehri haline gelmesine katkı sağlama adına; yerel hizmetleri adaletli, kaliteli, gelişime açık, verimli ve etkili bir yönetim anlayışı ile sunmak.


Vizyonumuz


Türkiye'nin görünen yüzü ve dünyaya açılan penceresi olan İstanbul'u, eşsiz mirasına sahip çıkarak, yaşam kalitesi yüksek, sürdürülebilir bir dünya şehri yapan öncü ve önder belediye.


İstanbul'un "Mimar" Bir Başkan'ı Var...

İstanbul’un, bir dünya kenti olma yönünde ivme kazanacağı gelecek 5 yılına mimar ve sanat tarihi doktoru bir başkan imza atacak. Yeni Başkan Dr. Mimar Kadir Topbaş, dokusunu çok iyi tanıdığı kenti, mesleki formasyonunun kazandırdığı estetik kaygılarla evrensel ölçülerde yeniden biçimlendirecek.


Yukarıda okuduğunuz yazılar İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin resmi sitesinde yer alıyor. Görüldüğü üzere alıntılarda İBB'nin misyonu ve vizyonundan bahsediliyor. Ayrıca İstanbul'un '' mimar'' bir belediye başkanı olduğuna vurgu yapılıyor. Dilerseniz şimdi de bu ''mimar'' belediye başkanının 1-2 saat önce verdiği ve yine İBB'nin resmi sitesinde yer alan demecine bakalım :


İstanbul’a son 80 yılın en büyük yağışının birkaç saat içinde düştüğünü ve bu doğal afetler karşısında insanoğlunun çaresiz kaldığını belirten Başkan Topbaş, “Ölümler nedeniyle milletimize baş sağlığı diliyorum. Acılar üzerine siyaset yapanları kınıyorum ve milletime havale ediyorum” dedi.


Bütün bu yazıları okuduktan sonra, İstanbul'da bu misyonun ve vizyonun gereklerini yerine getiren bir belediye ve ''mimar'' bir belediye başkanı görebiliyor musunuz? Ben göremiyorum. 


Bugünkü felaketin suçlusu başından sonuna İstanbul Belediyesi ve bu belediyenin bir numaralı ismi Kadir Topbaş'tır. Zaten bunu anlamak için çok kafa yormaya da gerek yok. Bugün sabah saatlerinden beri Kadir Topbaş'ın yaptığı açıklamalara bakarsanız ortada ne kadar büyük bir ihmalin olduğunu görürsünüz. Çünkü bu ülkede suçu geçmişe atan, geçmiş yönetimleri suçlayan ya da ''hepimiz biraz hatalıyız'' söyleminin arkasına sığınan ne kadar yönetici varsa hepsi gerçek suçludur. Bu gerçek suçluların söyledikleri sözler de koltuğu koruma sevdası ve kendini temize çıkarmaktan başka bir şey değildir.


Üzgünüm. Üzgünüm çünkü İstanbul bunları hak etmiyor. Üzgünüm çünkü İstanbul gibi bir şehri bu halde görmeye dayanamıyorum. Üzgünüm çünkü İstanbul bugün gerçekten de yorgun, üzgün ve yaşlanmış...


Son olarak yazımı bana göre günün en iyi manşetiyle noktalamak istiyorum. Ntvmsnbc.com der ki : Pabucumun Kültür Başkenti

0 yorum: